Biz yeni bir sisteme gelecek kaygısı yaşamadan, gelirlerimiz garanti altında olarak İstanbul halkına hizmet etmek için katıldık. Bu sayede İstanbul halkı kaliteli, konforlu ve daha güvenli toplu ulaşım hizmetine kavuşacaktır. Biz üstümüze düşeni yaptık ve sisteme dahil olduk. Şimdi sıra sistemde!
İstanbul’un toplu ulaşımında çok köklü bir değişime gidildi. Hakediş ve çalışma sistemi yeniden ele alındı ve bu zamana kadar olan uygulamalardan çok daha farklı bir çalışma yöntemi belirledik. Öyle ki yazılan bu sistem ne ülkemiz ne de dünyada şuana kadar uygulanmamıştı. Lakin buna karşın esnafımız büyük bir özveri sergileyerek sistemi kabul etti ve 17 aydır yürümesini sağlıyor.
Esnafımız üstüne düşeni layıkı ile yerine getirmektedir. Her türlü aksaklık ve sıkıntıya karşın sisteme tanıdığı şans üzere sabretmektedir. Sürecin zamanla daha iyiye evrileceğine olan inancını muhafaza etmeye çabalıyor. Fakat süre daralıyor, çünkü esnafın sermayesi eriyor. Bizler de bunu ilgili muhataplarımıza aktarıyor ve çözüm yolları sunuyoruz. Önemli aşmalar kat ettik. İETT, İBB ve Meclis üyeleri ile daima iletişim halindeyiz. Hızlı çözümler ile kısa vadeli sorunları aşıyoruz. Hem sahada hem de sistem hesaplamaları ile ilgili önemli gelişmeler oldu bu 17 ay içerisinde.
Ödemeler Sorunu Ana Gündem
Toplu ulaşım maliyetleri tahmin edilmez derecede arttı. Yaşanan ekonomik kriz sebebi ile de halka oluşturacağı külfetten çekinilerek gerekli zamlar da uygulanamamakta. Bu sebeple toplanan yolculuk gelirleri istenilen boyutlara ulaşamıyor. Bu sebepler ile ödemelerde aksamalar ne yazık ki var! Yolculuk gelirlerinin artışı ile bu sorunun hafifleyeceğini düşünmek istiyoruz. Ancak sadece bu beklenti ile hareket edilemez.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Can Akın Çağlar ile Nisan ayı içerisinde defalarca görüşmelerimiz oldu. Bu konuda gündeme geldi. Hatta görüştüğümüz en öncelikli başlığımız ödeme aksaklıklarıydı. Çeşitli teklifler sunduk. Ortak bir çözüme kavuşturacağız. Çünkü artık ödemeler çok elzem. Yakıt fiyatlarının artışı ve kestiğimiz faturaların yükselmesi ile paranın zamanında alınma ihtiyacı çok daha fazla arttı. Kesilen faturaları yükselten sebep giderlerin artmasından kaynaklı. Geliri aynı olan esnafımız yükselen giderleri kartları ile karşılayamaz duruma ulaştı. Devasa gider rakamlarından bahsediyoruz. Öyle ki neredeyse ufak bir servete denk gelir aylık giderler oluştu. Bu sebeple ortaklarımız bankalara borçlanır duruma geldi.
Kimse Tahmin Edemezdi
2022 yılı 2021’in son çeyreğinde tehlikesini hissettirdi. Umudumuz salgının kalkması iken bizleri ekonomik fırtına vurdu. İlk olarak ülkemizde yaşanan sert bir döviz yükselmesi ve devamında Rusya-Ukrayna savaşı ile artık hammadde fiyatları ülke piyasalarında tarifi imkansız yıkımlar yaşattı. Öyle ki İstanbul’un trafik sorunu bile yok oldu. İnsanlarımız artık araçlarını kullanamıyor, akaryakıt bayileri kapanma eşiğinde çabalıyor, marketlerde temel tüketim ürünleri dışında satış yapılamıyor hatta pazarlara gidemez olduk! Domates, patlıcan, biber, peçete gibi ürünler bile “lüks” oldu.
Oluşan bu yıkıcı enflasyon sektörümüzü de çok ağır vurdu. Çünkü bizlerin en önemli ana 2 gider kalemi; yakıt ve otobüs fiyatları. Bu iki gider kalemimiz de hem hammadde artışı hem de döviz yükselmesi ile %300 civarı artış durumda.
Kalıcı Çözüm Şart
Maliyetlerin artışı önlenemiyor. Kazancımız ise sabit rakamda. Bunu İstanbul için söylüyor, yaptığımız anlaşma neticesinde maliyetler artı kar olarak anlaştık. Maliyetlerin her gün artışı ile kazancımız banka faizlerine akıyor. Düzenli olmayan ödemeler ortaklarımızı kredilere muhtaç ediyor. Hele şuanda otobüs değişimleri tamamen durdu. Bu ortamda araç yenileyip senet ödemek hayal denilebilir. Lakin İstanbullunun buna ihtiyacı var, filolar eskiyor!
5 yıl öncesi ile kıyaslarsak İstanbul’da ki araç yaş ortalaması 2 katına çıkmış durumda. Bu aynı zamanda bir tehdittir. Konforlu ulaşımın sağlanabilmesi için acilen filomuzu da yenilemeye gitmeliyiz. Lakin şu koşullarda araç yenilemek imkansız. İstanbul halkı için araçlarımızı yenileme adına hak edişlerin düzenli ödenmesi ve gelirleri artırıcı adımların atılması gerekmektedir. Bugünkü araç fiyatları, kredi oranları ve ödemeler ile araç değişimi imkansız.
Araç fiyatları ve kredi oranları konusunda merkezi hükümet ile çeşitli görüşmelerimiz oluyor. Hatta bu doğrultuda daha önce 500.000 TL olan esnaf kredisi 1.000.000 TL’ye çıkarıldı. Ayrıca KDV indirimi ile ilgili de talebimiz mevcut. Ancak bunlar kadar önemli olan bir diğer konuda ödemelerin düzenli yapılmasıdır. Bunlar olması halinde hiçbir esnafım eski aracın cefasını çekmez. Geçmişte olduğu gibi yine Avrupa’nın en genç filosu oluruz.
Bizim tek beklentimiz herkesin üzerine düşeni yapmasıdır. Sadece esnafımızın üzerine düşeni yapması beklenemez. Zaten öyle bir beklenti olursa bu da nafile. Çünkü esnafın öyle bir durumda ne takati kalır ne imkanı.herkes kendi sorumluluğunu layıkıyla yapar ise esnafımız da hakkıyla her sorumluluğun üstesinden gelir.
Yılın ilk dört ayını geride bırakıyoruz. Ramazan ayını da oruçlarımızla geride bırakarak Bayrama kavuşuyoruz. Pandemi sürecini de artık geride bıraktık. Maskeler toplu ulaşım araçlarında halen takılsa da hayatımızın her alanında artık bizi terk ediyor. Ne mutlu ki bugünleri gördük. Kayıplarımız oldu, acılar yaşadık ve maddi olarak herkes bir şeyler kaybetti. Bundan sonra bir olma, birlik olma vakti.
Ramazan Bayramı’nın başta sektörümüz olmak üzere tüm İslam alemine hayırlar sunmasını umut eder, en içten duygularımla kutlarım.
Facebook Yorum
Yorum Yazın