man
Losev İlan
İstanbul
DOLAR41.6225
EURO48.9564
ALTIN5173.8
SEDAT ŞAHİN

SEDAT ŞAHİN

Mail: [email protected]

Türkiye’de Esnaf Teşkilatlarının Yapısal Sorunları ve Avrupa Örnekleri

Türkiye’de Esnaf Teşkilatlarının Yapısal Sorunları ve Avrupa Örnekleri

Türkiye’de esnaf ve sanatkâr örgütleri, hukuken geniş bir temsil kabiliyetine sahip görünse de, pratikte yalnızca aidat toplayan ve bürokratik protokollerde yer alan kurumlar haline gelmiştir. TESK, TŞOF ve Özel Halk Otobüsleri Birliği gibi yapıların, temsil ettikleri sektörleri geliştirmek adına projeler üretme, üniversitelerle işbirliği yapma veya yenilikçi uygulamalara öncülük etme gibi bir işlev üstlenmedikleri görülmektedir. Bu durum, hem esnafın hem de Türkiye ekonomisinin potansiyelini sınırlandırmaktadır.

1. Aidatın Karşılığı Olmalı

Bugün Türkiye’de her esnaf bağlı bulunduğu odaya aidat ödemek zorundadır. Ancak bu aidatların karşılığında:

•             Somut bir eğitim programı,

•             Üniversite işbirlikleri,

•             Ar-Ge projeleri,

•             Meslek standartlarını geliştiren uygulamalar

ortaya çıkmamaktadır.

Aidatın tek karşılığı, bürokratik işlemlerin yapılması ve protokolde temsil edilmekle sınırlıdır. Bu da esnafın gözünde teşkilatları işlevsiz ve güven kaybına uğramış yapılar haline getirmektedir.

2. Avrupa’daki Örnekler: Neden Bizde Olmuyor?

Avrupa’da esnaf ve meslek örgütleri yalnızca temsilci değil, eğitim, inovasyon ve sektör geliştirme merkezleridir.

•             Almanya’daki Zanaatkârlar Odaları (Handwerkskammer):

•             Üniversiteler ve meslek okullarıyla sürekli işbirliği yapar.

•             Mesleki eğitim programları düzenler, sertifikasyon verir.

•             Esnafın dijitalleşmesi, yeşil enerjiye uyumu gibi alanlarda projeler üretir.

•             Fransa’daki Ticaret ve Zanaatkârlar Odaları (Chambres de Métiers et de l’Artisanat):

•             Avrupa fonlarını kullanarak küçük işletmeler için hibe programları yürütür.

•             Yerel kalkınma projelerine doğrudan katkı sağlar.

•             İtalya’daki Kooperatif Yapıları:

•             Esnaf birlikleri, hem finansman sağlar hem de üyelerinin yurt dışına açılmasını destekler.

•             Kültürel mirasın korunmasıyla ekonomik kalkınmayı bir arada yürütür.

Bu örneklerde görüldüğü gibi, aidat karşılığında proje üreten, üyeye hizmet götüren, devlete yol gösteren bir teşkilat modeli söz konusudur.

3. Türkiye’de Olması Gereken

Türkiye’de TESK, TŞOF ve benzeri yapıların yeniden düzenlenmesi şarttır. Eğer esnaftan aidat toplanıyorsa:

•             Bu kurumlar, üniversitelerle işbirliği içinde eğitim ve mesleki gelişim projeleri yürütmelidir.

•             Dijitalleşme, elektrifikasyon, yeşil ulaşım ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda öncülük etmelidir.

•             Ulusal ve uluslararası fonlardan yararlanarak üyelerine finansal destek sağlamalıdır.

•             Veri tabanı ve raporlama sistemi kurarak sektörün nabzını tutmalı, devlete politika önerileri sunmalıdır.

4. Devletin Rolü

Devletin bu süreçte iki temel sorumluluğu vardır:

1.            Yetki Vermek: Teşkilatlara yalnızca “aidat topla” değil, “mesleki gelişimi sağla, proje üret, fon kullan” gibi sorumluluklar tanımlanmalıdır.

2.            Denetim Sağlamak: Bu kurumlar kaynakları nasıl kullandıklarını düzenli olarak raporlamalı, şeffaf olmalıdır.

Türkiye’de esnaf teşkilatları, bugünkü haliyle bir temsil boşluğu üretmektedir. Oysa aidat toplayan her kurum, üyelerine karşı sorumlu olmalı ve onları geleceğe hazırlamalıdır. Avrupa’da olduğu gibi, üniversitelerle ortak projeler üreten, fon kullanan, mesleki eğitim sağlayan ve sektörel dönüşüme öncülük eden bir teşkilat modeli kurulmadıkça, esnaf örgütleri yalnızca tabela kurumları olarak kalmaya mahkûm olacaktır.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar