İstanbul
DOLAR32.4504
EURO34.829
ALTIN2438.6
SELAHATTİN YILDIRIM

SELAHATTİN YILDIRIM

Mail: selahattinyildirim@halkulasim.com

Toplu Taşıma Siyasete Kurban Edilmemeli

Toplu Taşıma Siyasete Kurban Edilmemeli

Halk Ulaşım Dergisi Aralık 2023 sayısı İNDİR

Şehrin olmazsa olmaz hizmetlerinden biri olan toplu taşıma küçük hesapların alanı olmamalıdır. Siyasetin oy devşirme mecrası olarak görülmemelidir. Aksi durumda ise bu hizmet aksar ve siyasi oy devşirme amacı siyasal kayıpları yaşatır.

1987 yılından beri halk otobüsçüyüm. Bu sektörün her kademesinden hizmet verdim. Muavinlikten başladığımız hizmet yolculuğuna şuan Başkan Yardımcısı olarak devam ediyorum. Ben bile yıllarca severek mensubu olduğum bu işten artık soğudum. Son 3-5 aya kadar severek, aşkla hizmet sunduğum bu sektörden artık gerçekten soğudum. Hiçbir sektör yoktur böylesi bir emeğe karşılıksız kalan.

Atadan, babadan çoğumuz dahil olduk bu mesleğe. Hiçbir zaman çok karlı bir sektör olmadı zaten halk otobüsçülüğü. Ancak biz otobüsçülüğü verdiğimiz gönül ile aza kanaat ederek devam ettik hep. Ancak bu yıl artık gönlümüzde kırıldı. Her ay çalıştıkça zarar etmek, her ay cepten tamamlayarak teker döndürmek kabul edilebilir değil! Sıradan bir dükkan değiliz ki zarar ettiğimiz günler kepenk kapatalım. Her gün yakıtını tedarik edip bu otobüsü sefere başlatmak zorundayız.

Hepimiz Kazanmak İsteriz

Yıllarımız bu sektörde tükendi. Hep daha iyiye ulaşma gayesi ile yeri geldi zarar ettik, evimizi arsamızı sattık sektöre verdik. Şuan şirket yönetimlerinde olan herkes otobüsü olan, yıllarca esnaflık yapan insanlar. Hepimizin ortak kazancı otobüsleri. Bizlerinde ana gelir kalemi otobüslerimizin kazancı. Yani burada aldığımız maaşın iki katını şoförüme veriyorum. O yüzden kimse maaşımızı gelir olarak görmesin. Benimde amacım ve tüm yöneticilerin de amacı otobüsü daha çok kazansın.

Ama olmuyor! Bizlerinde bir gücü var. Yoksa her gün kapı kapı makam makam görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Lakin karşımızda kamu var. Uğraşınız bir yere kadar. Öyle hızlı ilerlenmiyor bürokrasi ve siyasette. Özellikle son iki yılda yaşanan enflasyon hızı ile bürokrasinin yavaşlığı sektörü tüketti. Geçmişte enflasyon da böyle hızlı olmadığından tolere ediliyordu.

Böyle Devam Ederse Yürümez

Maliyetlerin doğru hesaplanmadığı, enflasyonun gerisinde kalındığı bu süreç acilen düzeltilmelidir. Bu konuda her gün çalışıyoruz. İBB yönetimi bu konuda bir çözüm sunmaz ise zaten araçlar artık çalışamayacaktır. İstanbul ulaşımı tökezleyecektir. Bundan kaçış yok. O sebeple idareye bizler tarafından sunulan çözüm önerileri acilen artık uygulamaya girmelidir. Ödemelerin yetersizliğinden yakınırken artık ödemelerin düzensizliği ile de karşı karşıyayız. Gelen para artık yakıt ve şoför maliyetini bile karşılayamaz durumda. Zaten tamamını bile alsak zarar ediyorken onu bile alamıyoruz.

Geçmişten bu yana biz hep İETT maliyetinin en az yarısına bu işi döndürdük. Bugün de durum aynı. Zaten bu işi bizden başkası daha düzgün ve ucuz yapamaz, bu imkansız. Geçmişte İstanbul Büyükşehir Belediyesi Otobüs A.Ş isimli bir firma kurdu. Bizden daha iyi hizmet sunma amacıyla yapılan bu oluşumun durumu ortada. İETT’nin işlettirme ihalelerine giren firmalar bile zarar ederek ayrıldılar. Oysa bizlerin varlığı İBB için büyük bir kazanım. Sunması gereken hizmetten %50 kar ediyorlar sayemizde. Böylesi bir imkan sunan bizlere gerekli desteğin ötelenmesi hiç doğru değil.

Şoförlerimiz İBB’nin Yüzüdür

Günlük 2 milyonun üzerinde yolcu taşıyoruz. Sabah yola çıktıklarında bilbordlardan bile önce otobüslerimizi ve şoförlerimizi görüyor İstanbullu. Otobüslerimiz bakımlı, yeni ve temiz olmalı. Şoförlerimiz mutlu ve güleryüzlü olmalı. Lakin ne esnafın cebinde para var otobüs değişsin, ne de şoförümüzde moral var yolcuya gülümsesin. Paramız enflasyona yenilmiş ve ona rağmen ödemiyor. Buna karşın her gün araçlara bir eksik bulunup ceza yazılıyor. Yahu paramı verdin de yaptırmadım mı? Artık otobüslerimize bakım yapacak servis bulamıyoruz. Parasız ancak bu kadar oluyor maalesef. Biz yıllarca 4-5 yaş ortalama ile otobüs filomuzu yönetiyorduk. Bugün 10 yaşı geçiyor ama elden bir şey gelmiyor.

Şoförümüze her gün rapor yazılıyor. Basının önüne atılıyor, her gün suçlanıyor. Ceza ile kim ıslah olmuş? Bu şoförün derdi nedir diyen yok. Trafikte 80 kişi taşıyan bir otobüse öncelik sunan yok. Yolcularımızda bir teşekkür sunan yok. Durakların kalabalıklığı dahi şoförlerimize fatura ediliyor. Trafik sıkışsa servise geç kalınsa şoförümüz darp ediliyor. Oysa İETT ve İBB şoförümüzün arkasında durmalı. Eğer şoförümüz idareden gerekli saygıyı görse vatandaş da saygı gösterir.

İstediğiniz kadar ücretsiz kart dağıtın veya tarifeyi düşük tutun. Eğe halk eski ve bakımsız araçlar ile taşınıyorsa mutlu olmaz. Şuan İstanbul filosu eskidi, araçlar yollarda kalıyor. Esnaf borç batağında. Bunun siyasi anlamda da kaybı olur. İBB ve İETT’nin bu esnafın haklarını ötelemesi vatandaşı da mağdur ediyor aslında. Sefer kayıpları İstanbullunun duraklarda perişan olması demek. Arıza yapan her otobüsün içindeki yolcular işe geç kalıyor demektir.

Yeni Otobüs Artık Rüya

2021 yılında 1.300.000 TL’ye bir esnafımız otobüs almıştı. Sadece 2 yıl geçti ve bugün bir otobüs 6.500.000 TL. Böyle bir para hiçbir esnafta yok ve aylık hak edişlerimiz ortada. Kestiğimiz faturanın tamamı kar bile olsa yani mazot ödemesek, şoföre para vermesek bile alacağımız kredi taksitinin yarısını karşılamıyor.

Kredi oranları malum uçtu. Ama dahası gelirimiz olması gereken oradan değil ki kenara bir amortisman ayıralım. Bunların hepsini ayrıntılı olarak tüm siyasi parti temsilcilerine, meclis üyelerine ve bürokratlara sunduk. Onlara düşen ise artık gereğini yapmaktır. Onlar gereğini yapmalı ki kötü sonuçlar yaşanmasın. Bugün çileyi çeken belki esnaf ama sonrasında asıl fatura ilgili kurumlara.

Bugün artık şoför bulamıyoruz. Bana yıllar önce bunu söyleseler kesinlikle inanmazdım. Yahu şoför sıkıntısı çekilir mi? İnsanlar artık şoför olmak istemiyor otobüslerimizde. Çünkü sektör hakkını alamıyor, hak ettiği saygınlığı görmüyor. Bugün nasıl şoför bulunmuyorsa gelecekte daha kötü sonuçları da olacak durumlar yaşanır. Biz yönetimler olarak üstümüze düşen ve elimizden geleni fazlası ile yapıyoruz. Çünkü en başta bizim sermayemiz de burada. Ancak karşımızda kamu var. Gücünüz bir yere kadar. Ancak sonuçları sadece esnafı bağlamaz. Atın ayağında ki çivi tepesindekine de batar.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar