
Türkiye genelinde faaliyet gösteren özel halk otobüsleri, yıllardır ücretsiz taşımacılık uygulaması nedeniyle ciddi bir ekonomik, sosyal ve psikolojik çıkmaza sürüklenmiştir. Gelinen noktada artık binlerce esnafımız tükenmiş; borçla, saygısızlıkla ve itibarsızlıkla karşı karşıya kalmıştır. Bu nedenle, tüm Türkiye’deki özel halk otobüsçülerine çağrımızdır: Birlik olalım, akılcı, anayasal ve kararlı adımlar atalım.
Mevcut Durumun Analizi
• Ücretsiz yolcu yükü taşıma kapasitesini aşmakta, esnafa zarar ettirmektedir.
• Parasıyla binmek isteyen vatandaşlar mağdur olmakta, yer bulamamakta, sistemden şikâyetçidir.
• Ücretsiz yolcular ile paralı yolcular arasında sosyal gerilim artmakta, şoförler arada kalmaktadır.
• Esnafın psikolojik sağlığı bozulmuş, birçok bölgede antidepresan kullanımı yaygınlaşmıştır.
• Örnek olarak Manisa’da “öfke kontrolü ve stres yönetimi” seminerleri yapılmak zorunda kalınmıştır.
Anayasal ve Yasal Temeller
Bu uygulama, esnafı ekonomik açıdan çökerttiği gibi anayasal haklarını da açık şekilde ihlal etmektedir.
Anayasa Maddeleri:
• Madde 35 – Mülkiyet Hakkı: “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.”
• Madde 18 – Zorla Çalıştırma Yasağı: “Hiç kimse zorla çalıştırılamaz.”
• Madde 55 – Adil Ücret Hakkı: “Devlet, adaletli bir ücret için gerekli tedbirleri alır.”
• Madde 173 – Esnafı Koruma Görevi: “Devlet, esnaf ve sanatkârı koruyucu tedbirleri alır.”
Ücretsiz taşımacılık, bu maddelerin tamamını ihlal eden bir uygulamaya dönüşmüştür.
Mülkiyet Hakkı ve Yasal Düzenleme İhtiyacı
Özel halk otobüsleri belediyeye ait değil, şahıs mülkiyetinde olan araçlardır. Esnaf bu aracı satın alırken kredi kullanır, taksit öder, bakım ve işletme maliyetini karşılar.
Ancak bu özel mülk, devletin görevi olan “sosyal taşıma” yükümlülüğü için kullanılırken, esnafa adil bir karşılık verilmez.
Bu durumun çözümü için; Meclis’in ivedilikle bir “Özel Ulaşım ve Mülkiyet Hakları Kanunu” çıkarması şarttır.
Bu yasa ile:
• Ücretsiz taşımaya zorlanan işletmelere tam mali karşılık sağlanmalı,
• Bu hizmet kamu hizmeti sayılacaksa, karşılığı kamu bütçesinden ödenmelidir.
• Esnafın özlük hakları, yatırım değeri, mülkiyet hakkı ve gelir güvencesi koruma altına alınmalıdır.
Devlet, Adaleti Gözetmelidir – Menfaat Gruplarına Teslim Olmamalıdır
Devlet; doğruyu yaparken, küçük ama örgütlü menfaat gruplarının baskısına göre değil, anayasa ve kamu vicdanına göre hareket etmelidir.
Ücretsiz taşımaların yükünü küçük bir esnaf grubuna yıkmak ne adildir ne sürdürülebilirdir.
Devlet;
• Adaleti sağlamalı,
• Kamu hizmetini kamu kaynağıyla yapmalı,
• Hiçbir vatandaşı diğerinin sırtına yüklememelidir.
Stratejik Eylem Kalemleri
1. Yolcu Bilgilendirme Kampanyaları
• Yolculara, bindikleri aracın belediye aracı değil özel mülkiyet olduğu anlatılacak.
• Paralı yolcuların haklarını ihlal eden bu sistemin devletten kaynaklandığı vurgulanacak.
2. Şikâyet Yönlendirme
• Paralı binemeyen vatandaşlar, hükümete ve belediyeye şikâyet etmeye teşvik edilecek.
3. Belgelendirme
• Kart sistemi olan otobüslerde, aylık ücretsiz yolcu taşıma sayıları belgelenecek.
• Paralı yolcuların şikâyetleri, video ve yazılı delillerle kayıt altına alınacak.
4. Gelir-Gider Belgeleri
• Aylık zararlar, bakım-onarım faturaları, kredi taksitleri ve gelir tabloları dosyalanacak.
5. Toplu Başvuru ve Hukuki Süreç
• Belediyeler, valilikler, bakanlıklar ve Anayasa Mahkemesi’ne kapsamlı dosyalar sunulacak.
• Gerekirse bireysel ve kolektif hukuk yolları (anayasa başvurusu, dava açma) kullanılacak.
Çözüm Önerileri
1. Ücretsiz kartlara kamu yüklemesi yapılmalı (bakiye yükleme yöntemi)
2. Devlet, hizmeti kamu eliyle sürdürecekse özel sektör zararını karşılamalıdır.
3. Gelir desteği, gerçek taşıma maliyetine göre hesaplanmalı ve arttırılmalıdır.
4. Hat sahibi esnafın yatırımı, değerle korunmalı ve güvencelenmelidir.
5. Filo yenilemelerinde araç sahibi desteklenmeli, uzun vadeli planlamaya geçilmelidir.
Toplumsal Bozulmaya Dikkat
Bu sistem nedeniyle artık;
• Genç, yaşlıya saygı duymuyor,
• Yaşlı, gence sevgi göstermiyor,
• Toplumda saygı ve hoşgörü bozuluyor.
Ücretsiz binen saygı görmüyor, parasıyla binmek isteyen yolcu haklı olarak isyan ediyor. Şoför ise her gün bu gerilimin tam ortasında, hem maddi hem manevi olarak çöküyor. Bu uygulama sadece bir mali problem değil, aynı zamanda toplumsal bir çatışma ve güven kaybı sorunudur.
Ortak Platform Ve Eylem Zamanı
• Tüm illerdeki özel halk otobüsleri ortak platformda birleşmelidir.
• Ortak basın açıklamaları, meclis ziyaretleri, hukuk kampanyaları yapılmalıdır.
• Profesyonel hukukçular ve danışmanlarla birlikte tüm hak arama yolları kullanılmalıdır.
Ücretsiz taşıma uygulaması, özel halk otobüsü esnafının sırtına yüklenemez. Kamunun sosyal yükünü kamu taşımalı, özel sektör ise emeğinin karşılığını almalıdır. Bu plan, sadece bir ekonomik talep değil; anayasal, ahlaki ve vicdani bir çağrıdır.
Artık bu uygulama ya tamamen kaldırılmalı ya da tüm maliyeti kamu tarafından karşılanmalıdır. Aksi takdirde esnaf kalmayacak, sistem çökecek, toplum huzursuzlukla karşı karşıya kalacaktır. Selam ve saygılarımla.
Facebook Yorum
Yorum Yazın