2019 yılında İstanbul şirketleri ve Esnaf Odamız ile yaptığımız çalışmalar sektör çok büyük kazanımlar sağladı. Ayrıca TÖHOB’un çalışmaları da sektörümüz çok muazzam noktalara taşıdı. Bürokraside çok hızlı yollar kat edildi. KDV ve Gelir vergisi konusunda büyük işler yapıldı. Umuyoruz ki yeni yılda hasılata dayalı Gelir Vergisi sistemine de geçeceğiz.
Geçtiğimiz son 7 yılda sektörümüz büyük kayıplar yaşamıştı. Bunda en önemli etkenlerden biri de yaşanan enflasyon ve kur artışlarıdır. Bu artışlar sektörümüze büyük maliyetler eklemiş ve esnaf gelirleri giderler karşısında erimiştir. Artan giderler zam ile tolare edilir düzeyi ise çoktan aşmıştır. Araç değişim maliyetleri son 7 yılda 4 kat artarak rekor kırmıştır. Buna paralel olarak; yakıt, şoför, sigorta, lastik ve bakım maliyetleri de benzer oranlarda yükselmiş ve yolcu ücretleri ile karşılanamaz noktaya ulaşmıştır.
Son 7 yılda yaşanan seçimlerin de etkisi ile hak edilen zamlar sektörümüz tarafından alınamamış ve giderlerde yaşanan oranda gelirler artırılamamıştır. Yolcu sayıları her geçen gün yükselmesine karşın ücretsiz ve indirimli yolcu artışı ile gelirler düşmüştür. Yaşanan tüm bu karamsar tabloya karşın şirket yönetimleri olarak kara bulutları yaptığımız çalışmalar ile dağıtmayı başardık.
Zam Hakkımızdı Sübvanse Sunuldu
Artan giderler karşısında ilk olarak zam talebinde bulunduk. O günkü yerel yönetim bu zammı yapamayacakları ve maliyetleri vatandaşa yansıtamayacaklarını ileterek bizlere Büyükşehir tarafından sübvansiyon seçeneğini sunmuştur. Alınan sübvansiyon verilmesi gerekilen zammın yerine sunulmuştur. Asla bir destek olarak görülemez bu rakam. Sunduğumuz hizmette hakkımız olan bedelin yolcu yerine Büyükşehir tarafından karşılanmasıdır bu. Bu haktan işte bu yüzden vaz geçilemez.
İETT Genel Müdürümüz ve İBB’nin yetkililerine bunu en doğru şekli ile anlattık. Ayrıca siyasi partilerin grup başkanları ve vekilleri ile de görüşmeler düzenledik. Herkes hakkımızı biliyor ve bu ay içerisinde İBB Meclisi’nde bu yönde karara bağlanacağına inanıyoruz.
Sübvansiyondan Vazgeçilemez
Sübvansiyon ile esnafa sunulan rakam geçmiş dönemlerde alması gereken zammın karşılığıdır. Birler ticaretle ekmeğimizi kazanan bir sektörüz. Bu işi yapmamızda ki öncelikli gaye ekmeğimizdir. 970.000 TL’ye ulaşmış bir araç maliyetinden bahsediyoruz. Akaryakıt ve bakım maliyetleri de zaten ortadadır. Daha önceki yönetim ve Büyükşehir Meclisi bu giderleri görerek sübvansiyona karar vermiştir.
Alın terimizin hakkı olan bu sübvansiyondan işte bu yüzden sektör olarak kimse vazgeçmemizi bekleyemez. Ama siyasi irade zam ile bunu telafi edebilirim derse oturulup konuşulur. Fakat şuan maliyetler ele alındığında bilet fiyatı minimum 5 TL olmalıdır. Eğer bu rakamları görebilecek zam düşünülür ise sübvansiyonun olmayışı ancak o zaman düşünülebilir.
Sübvansiyonda Sürdürülebilir Bir Sistem Değil
Bu sözü her bürokrat ile görüştüğümüzde duyuyoruz. Haklı yanları olabilir. Fakat dünyada toplu ulaşımın teşviki için birçok şehirde uygulanıyor. Vatandaşa yük olmayarak toplu ulaşımın teşvik edilmesi amacıyla bilet fiyatları düşük tutulur. İstanbul’da yaşananda budur. Ancak taşıma sisteminin daha entegre ve sürdürülebilir olması düşünülerek bir çalışma yapılmak istenir ise doğrudur. İstanbul büyüyor ve 1970’lerde oluşan duraklar ile taşımacılık yapmak yetersiz kalıyor. Metro, metrobüs, tramvay, otobüs ve deniz motorlarının daha doğru entegresi ile bu şehre çok güzel toplu ulaşım hizmeti sunulabilir. Bunun adı da yeni bir toplu ulaşım sistemidir.
İstanbul Halk Ulaşım ve diğer şirketlerimiz ile Esnaf Odamız bu konuda her zaman yeniliğe esnafın menfaatleri doğrultusunda açıktık. Kimse yenilikten kaçmayı istemiyor. Fakat doğru ve dikkatli bir planlama yapılmalıdır. Bunun için süre konmaksızın görüşmeler başlatılmalı ve zaman içerisinde bu projeler olgunlaştırılmalıdır. Bu ortamın sağlanabilmesi içinde öncelikle esnafın kafası rahat olmalı ve parasını zamanında alabilmelidir. Daha da önemlisi yılbaşı gelmeden sübvansiyon ve zam kararı alınmalıdır.
Esnafımız krediler ile boğuşurken yarın ne olacak diye düşünmemelidir. Bu, idareye güveni de sarsar. Gelecek sistem daha çekinilir ve güvenilmez olur. İlk etapta sübvansiyonun 6 ay kadar daha uzatılması ve belli bir oranda bilet zammı yapılmasını talep ettik. Bu ay içerisinde durumun netleşmesini bekliyoruz. Ödemelerin düzenli yapılması da sağlanır ise yeni sistem konusunda daha rahat yol alacağımızı düşünüyoruz.
Bugün yeni sistemi konuşmak için toplandığımızda dahi ödemesi beklenen sübvansiyonlar ile yeni yılın ücret planlamasını konuşmaktayız. Sistemi tartışmaya zamanımız kalmadan toplantıları tüketiyoruz. Kısa zamanda bu sorunlar aşılır ise yeni bir sistem konusunda hem Esnaf Odamız hem de şirketler olarak katkı sunmaya hazırız.
İstanbul’da kurulacak bir sistem tüm dünya tarafından yakından incelenecektir. Belki birçok şehre de örnek olacaktır. Bu sebeple acele etmeden doğru bir sistemi inşa etmeliyiz. Bunun için biz varız, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ’de var ise üstüne düşeni yapmalıdır.
Facebook Yorum
Yorum Yazın