İstanbul’da yeni bir çalışma sistemi inşa ediliyor. İstanbul gibi devasa bir şehirde bu oluşum umut vericidir. Çünkü yolcu ücretlerine dayalı gelir beklentisi toplu ulaşımın sürdürülebilirliğini tehdit eder. Böylesi büyük bir şehirde ise bu bir risktir. Tıpkı bugün olduğu gibi…
Korona virüsü sebebi ile sektörümüz büyük bir maddi kaybın içerisine düşmüştür. Araçlarımız zorunlu hizmetine devam ederken esnaflarımız her gün zarara uğramaktadır. Günlük giderlerini dahi çıkaramaz hale düşen yolcu gelirleri, araçlara çalışma imkanı sunmamaktadır. Akaryakıt giderine dahi yetmeyen hak edişler ile esnafımız hem yakıt hem de şoför maliyetlerini karşılayamaz noktaya sürükleniyor. Bu duruma esnaflarımız ne kada dayanabilir, inanın hiç bilmiyorum.
Şuanda sabah iş başı yapan bir aracın günlük minimum sabit gideri 1000 TL. yani vatandaşa toplu ulaşım hizmeti sunmak için esnafın zorunlu ihtiyacı olan rakam. Bugünkü yolculuk gelirleri bu rakamı dahi karşılayamıyor. Bu maliyetin içinde kar ve amortisman gibi rakamlar yok. Sadece yakıt ve personel maliyetinden bahsediyorum. Zaten bunu dile getirmenin de pek manası yok. Çünkü tüm kurumlar bizden çok daha iyi bu maliyeti bilmekteler. Ancak esnafa şuana kadar gerekli rakamda bir destek halen ulaşmadı.
Kalıcı Çözümler Lazım
Günü kurtaran çözümler ile bugünlere ulaşan sektörümüze kalıcı bir sistemin şart olduğu bir kez daha kendini gösterdi. İETT ile bu konuda yaklaşık 1 yıldır çalışma içerisindeyiz. Önemli yollarda alındı yapılan görüşmeler ile. Fakat bana sorarsanız buna 20 yıl önce başlanmalıydı. Sadece günlük yolculuk gelirleri ile bu şehrin ulaşımını sağlamak hiç güvenli değil. İşte bugün yaşadığımız olay ortadadır. Daha öncesinde de bu kadar büyük olmasa da benzer olaylar yaşadık. Yaşanan her olay da esnafa büyük kayıplar yaşattı.
Her gün bir yenisinin eklendiği ücretsiz ve indirimli karlara şahit oluyoruz. Artan maliyetler ve yolcu belirsizlikleriyle yeni ulaşım sistemleri karşımıza çıkıyor. Yolculuk rakamlarında ki günlük ve sezonluk düşüşler ve kazancı düşen hatlar ile karşı karşıya kalıyoruz. Yani esnafımız sunacağı hizmetten öte akşama maliyetini kurtarma telaşına düşüyor. Oysa esnaf sadece hizmete odaklanabilmeli. Bu da ancak doğru bir sistem ile mümkün.
Tecrübemiz Doğrusu İçin Yeterli
İstanbul’u 40 yılı aşkındır özel halk otobüsleri taşımaktadır. Esnafımız yıllardır bu hizmeti ifa ediyor. Şahsen ben bu işin biletçiliğinden şoförlüğüne ve bugün yöneticiliğine ulaşmış biriyim. 30 yıldır sektörde emek sunuyorum. Büyük bir tecrübesinden bahsediyorum sektörün. 2150 esnafın tamamı ulaşımda önemli bir tecrübeye sahip. İETT bünyesinde esnaflık yapan esnaflarımız yıllardır bu şehrin her zorluğunu yaşamış ve toplu ulaşımda önemli bilgi birikimi sağlamıştır. Bu bilgiye saygı duyulmalı ve istifade edilmelidir.
Yeni bir sistem inşa ediliyor ise işte bu birikimden ziyadesi ile faydalanılmalıdır. Bizlerin bilgisi yıllara dayanan tecrübedir. Masaya oturduğumuzda bu bilgiler doğrultusunda aktarılan taleplere gerçekten önem verilmelidir. Acısıyla tatlısıyla yaşanmış onca tecrübe aslında gelecek için doğru bir planlamaya zemin sağlayabilir.
Büyükşehir İstanbullu İçin Destek Olmalı
Şuan araçlarımızın günlük gideri 1000 TL civarında diyebiliriz. Bu rakam araçların akaryakıt ve şoför gibi sabit maliyetlerini oluşturmaktadır. Biz demiyoruz ki hepsini karşıla. Sonuçta her sektör zarar gördü bu süreçte. Lakin hepsini de bize bırakma diyoruz. Yani bir şeyler yapılmalı Büyükşehir tarafından. Esnafımızın aracını çalıştırabilmesi ve vatandaşın da mağdur olmaması için esnafımıza destek şarttır.
Sağ olsunlar bir destek açıklandı Mart ve Nisan ayı için. Lakin bu rakamın yeterli olmadığı görüldü. İşin devamlılığı için daha güçlü bir destek gerekiyor. Büyükşehir’den sektörümüz bu süreçte daha güçlü bir destek beklemektedir. Bu aynı zamanda yeni sisteme duyulacak güveni de sağlayacaktır. O sebeple Büyükşehir’in esnafın mağduriyetine bir çözüm getireceğine inanmayı istiyorum.
Psikolojimiz Bozuldu
Sektörümüzde sanki bir kara bulutlar var. Tam düze çıktık derken hep yeni bir darbe ile karşılaşıyoruz. Korona virüsü de böyle oldu bizim için. Yıllardır beklediğimiz zam gelmişken ?’lara varan bir yolcu kaybı ile karşı karşıya kaldık. Bu süreçte aracını değiştirmeye kalkan birçok esnafımız şuan senedini ödeyemez duruma düştü. Günlük maliyetleri bile karşılayamaz olduk. Salgın sebebi ile kaybettiğimiz dostlarımız ve çalışanlarımız oldu. Şuan tedavi olan personellerimiz var. Çok zor bir süreç yaşıyoruz.
Sektör olarak artık bir morale ihtiyacımız var. Bu sebeple hem merkezi yönetimden hem de Yerel yönetimden artık destekler bekliyoruz. Ramazan Bayramı yaklaşıyor ve maalesef bayram sevinci bulamıyoruz. Umut ediyorum ki önümüzde ki haftalarda hayırlı haberler ile bayrama mutlu ulaşırız.
Hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza ve personellerimize Allah’tan rahmet dilerim. Tedavi gören tüm hastalarımıza Rabbim acil şifalar sunsun. İnşallah kısa sürede bu kara günleri ardımızda bırakırız.
Facebook Yorum
Yorum Yazın