Halk Ulaşım Dergisi Temmuz 2023 Sayısı İndir
Bu sene yaz biraz geç geldi. Okullar kapandı ve uzun bir tatil dönemi başladı. Bunun neticesinde İstanbul biraz nefes alacak, trafik rahatlayacak yolculuk sayıları da düşecektir. İETT rutin olduğu üzere yaz sefer planı uygulamasına geçti. İETT yolcu sayısındaki azalmaya bağlı olarak kış döneminde hizmete sunduğu kendisine ait filo da indirime gidecektir. Ancak İETT’ye bağlı olmamıza rağmen ne yazık ki Özel Halk otobüslerinde olmayacaktır. Özel Halk otobüsleri yine yaz kış ayırımı olmadan günde 2 vardiya esasıyla yılda 353 gün hizmet sunmaya devam edecektir. Bu durum bile Özel halk otobüslerinin İstanbul’a sundukları hizmetin ne kadar kıymetli ve önemli olduğunu anlamak için yeterlidir.
Sektör Kuruluşları olarak genel kurul toplantıları başladı. Bir kısmı yaptı ve bir kısmı da yapmak üzere hazırlıklara başladı. Yeni İstanbul Halk Otobüsleri A.Ş. ile Şile Kooperatif seçimleri yapıldı. Her iki sektör kuruluşumuzun genel kurul toplantılarının hem sektör, hem de esnafları açısından hayırlara vesile olmasını, yönetim kurullarına seçilen arkadaşlara da başarılar ve hayırlı görevler diliyorum. Yine halen Başkanı olduğum sektörün temel taşlarından ÖZULAŞ A.Ş.’nin ve İstanbul Halk Ulaşım A.Ş. nin de önümüzdeki günler içinde genel kurulları var. Her iki şirketimizin genel kurul toplantılarının, birlik beraberlik, huzur ve aile toplantısı lezzetinde başarılı ve hayırla geçmesini temenni ediyorum.
Sektörümüzde genel kurul toplantıları kardeşlik ve huzur içinde geçiyor. Bu konuda önemli bir alışkanlık ve kültür oluştu. Sektörün geleceği açısından çok önemli bir durumdur. Genel kurul toplantıları yasal zorunluluk olup, seçimlerde esnaf kardeşlerimiz tercihlerini özgür bir şekilde kullanmaktadırlar. Kuruluşlarımız sektörün zenginlikleri ve tüm esnaf olarak ortak kazanımlarımızdır. Örneğin sektörün en eski ve önder kuruluşlarından ÖZULAŞ A.Ş. 31 yaşında ve kayda değer bir tecrübedir. Şirket-Kooperatiflerimiz bir anlamda evimiz olduğu için yapılan faaliyet aslında tamamen bir aile toplantısı. Bundan başka bir anlam yüklemek yanlış olacak ve sektöre de zarar verecektir. Kuruluş yönetimine kim seçilirse seçilsin ailemizin bir parçasıdır ve kardeşimizdir. Önemli olan hizmet etme yetkisi alan ekibe öncekinden daha iyi hizmetler vermesidir. Aslında bu faaliyet kazananı ve kaybedeni olmayan bir anlamda nöbetleşerek görev yapmak rutinidir.
Tek Ses Olamama En Büyük Problem
Bireysel işletmeciliğin esas olduğu, değişik tip ve kapasitede araç bulunan, çalışma bölgeleri farklı bu sektörü yönetmek ve koordine etmek gerçekten çok zor bir iş. İstanbul da 3041 özel halk otobüsü var ve 3041 adet iş yeri ve standart anlamına gelmektedir. Yine sektörü temsil eden şu anda 10 kuruluş ve koordinasyon görevi olan Esnaf Odası var. Her aracın bir iş yeri olduğu, esnafı temsil eden 11 kuruluşun bulunduğu bir yapıda sektörde toplu davranmayı sağlamak maalesef mümkün olamıyor. Her şeyden önce karar alma ve uygulama süreçleri çok uzuyor. Bu ise yapısal değişiklikleri, değişimi hızlı bir şekilde hayata geçirmeyi engellediği gibi rutin gereklilikleri dahi engelliyor, çözüm sürecini uzatıyor veya eksik çıkmasına neden oluyor. Zaten Millet olarak ortak konularda dahi duygusal ve siyasi görüş farklılığı nedeniyle toplu davranamama problemimiz var. Ben hep şuna inanırım bir grubun toplu ve dolayısıyla da güçlü davranmasını sağlamak için sorunları ve menfaatleri de ortaklaştırmamızdan başka çare yoktur. Sorunlar ve menfaatler farklılaştıkça insanları bir araya getirmek ve tek sesi sağlamakta zor olmaktadır. Ne yazık ki insanımız konulara, bireysel ya da kuruluş olarak mevcut fayda veya zarar zaviyesinden bakıyor. Hal bu ki kent içi toplu ulaşım çok dinamik bir sektör ve şartlar her an değişebiliyor. Metro gibi ana taşıma sistemleri yaygınlaştıkça, iş, eğitim, sağlık, ticaret ve konut alanları yer değiştirdikçe bugün iyi olan yarın tersine dönebiliyor. Belirttiğim nedenlerle toplu davranamama sektörün yumuşak karnı haline geliyor. Sektörü temsil eden Kuruluşlarımızı yönetenlerin veya yönetmeye talip olanların bu konuyu dikkate almalarını önemle tavsiye ediyorum. Bugün bir şekilde geçer. Asıl olan yarınlarımızdır. Sektörün toplu davranamamasının sıkıntılarını, yarınlarda hep birlikte çekeriz.
Küçük Hesapların İçinde Olanlar Akıllarını Başlarına Almalı
İBB’de ki birikmiş alacaklarımızın ödenmesi için bireysel ya da kurumsal davranışlarımızda ki tutarsızlıklar, bana”necilik” ve kurt dumanlı havayı sever hesabı durumdan fırsat çıkarma çabaları, öncelikle yöneticileri esnaf nezdinde güvensiz hale getirir, sonrasında ise sektöre büyük ve kalıcı zararlar verir. Ne yazık ki bu konu da geçtiğimiz hafta içinde iyi bir sınav vermedik. ÖTİS’ten faydalanma durumlarına göre bu haklı talebe bazı kuruluşların katılmaması, bazılarının da mesafeli davranması hiç hoş olmadı. Hele, bazı çevre ve kişilerin konuyu mecrasından çıkarıp esnafın kazanılmış hakları üzerinden kişisel amaçla siyasete mesaj vermeye çalışmaları veya bu durumu kullanmak istemeleri tam bir acemilikti. Sektörel davranışı, yapılacak uygulamaları temsil eden kuruluşları belirler ve herkesin de buna uyması gerekir. Hak edişlerimizin birikmiş olması bir kuruluşun değil 3041 işletmecinin ortak sorunudur. Yan çizmek, bunu istismar etmeye kalkmak hoş olmamıştır. Çoğunluğun onayı ile bir karar aldık. Buna karşın idarenin bir adımı oldu ve çalışma için uzun olmayan bir süre istendi. Sektör olarak ortak bir görüş bildirildi idareye. Buna rağmen baktık ki mutabakata rağmen sorun çözülmüyor veya erteleniyor yine hep birlikte gereği ne ise onu yapmaktan kaçınmayız. ÖHO sektörü olarak siyaseten herkese eşit mesafedeyiz. Ne birine çok yakın, ne de diğerine uzağız. Böylede olması gerekir. Çünkü temsil ettiğimiz esnafın vebali boynumuzdadır. Esnafın tercihlerini siyasi amaçla kullanmak doğru değildir ve sektöre zarar verir. Bu doğru bir tavırdır ve şimdiye kadar da hep öyle olmuştur. Bizler ekmeğinin peşinde olan insanlarız. Verdiğimiz kavga da ekmek kavgasıdır. Sıkıntımız, talebimiz ve sorunumuz ne ise muhatabımız kim olursa olsun karşısına geçer, nezaket ve nezahetten ayrılmadan yalın bir şekilde anlatır ve tavizsiz takipçisi oluruz. Ne yapılacak ise sektörü temsil edenler planlar ve esnaflar olarak hep birlikte güçlü olarak seçtiğimiz arkadaşlarımızın yanında oluruz. Bize yakışan da budur. Sektörü siyasete karıştırmak, bireysel davranmak, kişisel ikbal için sektör üzerinden siyasete göz kırpmak son derece yanlış şeylerdir. Her şerde bir hayır vardır derler. İnşallah küçük hesaplarla bireysel davranan arkadaşlarımız da akıllarını başlarına alacaklardır.
ÖTİS bir işletme sistemidir. 3 yıldır uygulanıyor ama daha önce defalarca yapıldığı gibi bu sistemde değişebilir. Bu sektörün hizmet yönüyle sıkıntısını çeken grupların hakkını gözden kaçırmak ve bireysel davranmak en büyük haksızlık olur. Lütfen bunun farkına varalım. Birlik ve beraberlik kelimeleri herkesin dilinde olabilir ama samimiyet uygulamada görülür. Farklı düşüncelerimiz olabilir ve olması da normal ve gerekliliktir. Ancak sektör menfaatleri ve geleceği için grup disiplini ne ise ona da mutlaka uymamız gerekir.
Başta kurumsal işletmecilik olmak üzere, Sektörün acil çözüm bekleyen şoför, araç yenileme, kurumsal bakım ve onarım, güvenlik (Garaj) gibi temel sorunların çözümü için kuruluşlarımızın yönetimlerine bahanesiz tam destek sağlamamız lazımdır.
Yaz aylarında bir klima problemi yaşıyoruz. Şoför kardeşlerimden daha sabırlı, hoş görülü ve dikkatli olmalarını rica ediyorum. Biliyorum çok zor bir konu ama işimiz bu ve sıkıntılarına rağmen idare etmemizden başka çaremizde yoktur.
Sektörüme hayırlı ve bereketli bir Temmuz ayı diliyorum.
Facebook Yorum
Yorum Yazın