İstanbul
DOLAR32.4504
EURO34.829
ALTIN2438.6
NİHAT PELEN

NİHAT PELEN

Mail: nihatpelen@halkulasim.com

Mülkiyet Taslağı Vebal Yüklü

Mülkiyet Taslağı Vebal Yüklü

TIKLA OKU>> HALK ULAŞIM DERGİSİ EKİM 2023

İstanbul bu vebale ortak olmaz, bunu her ortamda dile getirdik. Çalışma sürecimizi sınırlamaya sebep olacak bir kanun taslağını bu hali ile desteklememizi kimse beklemesin. Kime ne fayda sağlar bilemem ama İstanbul’un halk otobüs esnafına faydadan öte zararı olur. Şartlar değişirse o zaman bakarız ama 49 yıl gibi bir şart kabul edilemez.

1989 yılında halk otobüs sektörüne giriş yaptım. Yıllık ruhsatlandırma usulü ile belediyenin kuralları dahilinde bu zamana kadar çalıştım. Kazanılmış haklarımızı bilerek bu sektörde varlık gösterdik. Lakin bugün birileri “gel 49 yıla imza atalım” diyor. Kim için ne için? Ben bu sektöre girmeden bu kural olsa zaten girmezdim de girseydim bile sayılı birkaç yılım kalmıştı. Servisçiler bile tahdit talep edip kendi nesillerine bir miras bırakmak isterken birileri gelmiş bize 49 yıla imza atalım diyor.

Bu konun taslağı süreli çalışan araç sahiplerine bir fayda sağlar lafım yok, onlar için büyük kazanım. Ama ben neden bu hakkımı birileri kazansın diye harcayacağım. Devlet veriyorsa onlara da versin beni ilgilendirmez ama benim hakkımı yakarak birileri hak aramasın. Kimileri çıkmış bir şey olmaz 49 yıla imza atalım diyor. Bakıyorum kendisinin ihaleli arabası var. Tabi beni razı etmeye çalışır. Biz bu vebalin altına girmeyiz. Bu vebalin altına gireni de halk otobüs esnafı affetmez.

Bizim sorunumuz süre, yasa değil. Biz para kazanamıyoruz. Çıkan her meclis kararı, UKOME düzenlemesi veya Kararname yeni bedava yolcular katıyor sektöre. Çalıştığım günlerin parasını alamıyorum zamanında. Enflasyona yeniliyorum, yakıt alamıyorum. Otobüs yenileyecek kredi bulamıyoruz. 9 ayda otobüsün fiyatı %100 artmış, yenileyemiyorum. Aracıma bakım, kasko, sigorta yapamıyorum. Sanayiye gidemiyorum. Benim sorunum bunlar. Bunlar çözülmedikten sonra 1 yıl olsa ne olur 49 yıl olsa ne olur.

Çabamızı Güncellemeye Yoğunlaştıralım

Ocak ayında hesaplanan sabit maliyetler çoktan eridi. Şuan aldığımız tüm para ile arabayı zor çalıştırıyoruz, kar kalmadı. Şoför maaşları bile 50.000 TL oldu. Bugün güncelleme geçse bile o kadar alamayacağız. Biz bunları sorgulamalıyız. Amortisman rakamı 2 katına çıktı. Sigorta kasko fiyatları %150’yi geçti. Parça maliyeti, bakım masrafları çok uçtu. Biz şuan tekeri döndürme çabasındayız gelmişler 49 yılı kabul edelim diyorlar. Biz güncelleme yapamazsak yılın sonunu göremeyeceğiz.

Gelin güncelleme için krediler için çalışalım. Esnaf bizden bunu bekliyor. Tabiki güzel bir kanun teklifi gelirse destekleyelim. Ama bugün çok daha önemli konular var. Ekim ayı Meclisi’ne güncellemeyi getirmeliyiz. İyi bir ödeme takvimi üzerinde mutabakat sağlamalıyız.

ÖTİS’in Bitmesi Kolay Değil

40 yıldır ÖTİS yoktu ama 3 yıldır sadece biz değil vatandaşta ÖTİS’e alıştı. Birçok sosyal hat bu ÖTİS sayesinde kuruldu. Çalışma barışı geldi sektöre. Bizim için de çok önemli artıları var. Lakin İdare için de bu böyle. Sisteme herkes alıştı ve dönüşü pek kolay değil.

Biz 40 yıldır birçok sistem denedik. Bilet toplandı, para toplandı, akbil+para oldu, sonrasında muavinler kalktı. Şimdi ise akbil de kalktı bizim için sadece sefer sayısı kaldı. Ama geçmişi de unutmadık, yine döneriz. Ancak büyük bir reform olarak duyurulan bu sistemi geri almak pek doğru bir karar olmaz. Bunca katlanılan maliyet ve harcanan emeğin boşa harcandığı sonucu doğar. O sebeple sistemin biteceğine dair söylemleri doğru bulmuyorum.

İyi niyet sistemin aksayan yönlerine çözüm sağlayarak gelişmesine katkı sunmaktır. Halk otobüs yönetimleri olarak 3 yıldır biz hep bunu yaptık. Bizim de sisteme karşı çok eleştirilerimiz vardı ama yine de çıkmak değil her zaman sistemi geliştirmeye çalıştık. Bugün ÖTİS’in kalkması için ÖTİS’ten daha iyi bir teklifin olması lazım. Bu; bize, idareye ve vatandaşa lazım. Yeni sistem 3 tarafı da mutlu etmeli ki ÖTİS’in yerini alsın.

Kaliteyi Uyguna Sunar Halk Otobüsleri

Biz vazgeçilmez değiliz elbet ama bizden daha düzenli ve uygun fiyata bu işi yapan yok. Kamu ihalelerini de takip ediyoruz. Belediyelerin toplu taşımaya ödedikleri destekleri de. 1 belediye otobüsünün aylık maliyetinden çok aşağılara biz bu işi sunuyoruz. Sektörün temelinden geldiğimiz ve kurumsal maliyetten arındığımız için kaliteyi uyguna sunabiliyoruz. Buna karşın çıkan rakamları eleştirmek büyük haksızlık.

Türkiye’de ki tüm halk otobüsleri aslında belediyelerine para kazandırıyor. Eğer bizler olmasak yükümlülüğünde olan bu alanlarda çalıştıracağı her bir otobüs için belediye bütçeleri çok daha büyük rakamlarda borçlanacak. Halk otobüsleri varlıkları ile aslında tüm şehirlere can suyu oluyor. Bunun değerini tüm belediyeler bilmelidir.

Halk otobüslerine sunulan her bir lirayı gider diye görmek büyük bir yanlışlık. Kamu, sunması gereken hizmeti çok daha ucuza almış oluyor bizler sayesinde. Hükümet ve belediyeler bu sektörün ayakta kalması için imkan ve teşvikler sunmalıdır. Özellikle hükümetimizden beklentimiz yüksek. Kredi ve vergiler konusunda destekleri lazım. Otobüs fiyatlarının dövizden kaynaklı yükselişine artık yetişemiyoruz. Araç alımında ki KDV’nin sıfırlanması ve uygun kredi imkanı bekliyoruz.

Ankara’da yaşanan gelişmeleri dikkatle izliyoruz. Sorunun sulh ile çözülmesi tüm taraflar için en doğrusu. Öfkeyle kalkan her kesim zarar eder. Lakin kamu yönetimleri daha sakin ve yapıcı olmalıdır. Ortada sunulan bir hizmet ve karşılığının alınamaması durumu var. İş durdurma, yolcu indirme veya otobüslerin belediyeye alınması, bağlanması gibi karşılıklı çatışmalar doğru bir yaklaşım değil. Sorunun köküne inmek lazım. Büyükşehir yöneticileri otobüs esnafının haklı sebeplerine çözüm üretmesi lazım. Sonuçta bu işi onlar yapmasa belediye yapacak ve çok daha pahalıya yapacak.

Halk otobüs sektörü zorlu bir süreçten geçiyor. Pandemi ile başlayan ve hala devam eden bu zorlu süreci aşmak kolay değil. Pandemide ki yolcu kayıplarını telafi ettik ancak bu sefer de enflasyona yenildik. 2020’den bugüne mazot 10 katı zam gördü. Akaryakıt, bakım, lastik, yedek parça, sigorta ve otobüs fiyatları da benzer oranda arttı. Artışlara bilet fiyatları yetişemez oldu. Belediyeler vatandaşa yük olmama adına bilet tarifelerine gerekli oranlarda zam yapmıyor. Bu sebeple hem özel hem de kamu zarar görüyor. Acil bir çözüm sunulmalı. Bunun için belki kanun da gerekir. Ancak 49 yıla indirmek gibi kanunlar üzerinde çalışıyoruz biz. Oysa halk otobüsçüsünün gelirini, emeğinin karşılığını güvence altına almak için çalışmalıyız.

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar