MÜCADELEYE YILMADAN DEVAM

Halk otobüs esnafının sıkıntıları bitmiyor. Fakat sorunlarla mücadelede kararlı yönetimlerle iş başındayız. Genel seçimler öncesi gösterdiğimiz üstünvari gayretle büyük kazanımlar elde edildi. Ancak daha köklü ve kalıcı çözümler için mücadeleye hep beraber devam ediyoruz. Davamız ekmek ve davamız hak. Bu yolda esnafımızın verdiği destekle yılmadan, yorulmadan, yeise kapılmadan yürümeye devam edeceğiz.

Halk otobüsleri özellikle belirgin bir şekilde son 5 yılda büyük kayıplar yaşadı. Kayıplarımızın tek bir sebebi yok. Bizlerden kaynaklı hatalardan çok dış etkenli birçok olay yaşandı. Bildiğiniz üzere İstanbul’da otobüs ihaleleri yapıldı. Devamında biletçilerimiz kaldırıldı ve tamamen kartlı sisteme geçildi. Her yıl düzenlenmesi gerekilen bilet zamları neredeyse 10 yıldır gereğince yapılmadı. Araçlara alçak taban zorunluluğu getirildi ve bu değişim maliyetlerini o dönemde bile 100 bin TL artırdı. 2013 yılından bu yana artan hızlı döviz artışları otobüs fiyatlarını 3 kata yakın yükseltti. Ayrıca bu yedek parça, bakım ve tamir masraflarını artırdı. Yine yükselen döviz en büyük gider kalemimiz akaryakıtta önlenemez artışlara sebep oldu. En çok da ücretsizler konusu tabi ki zarar verdi.Personel, sigorta, lastik gibi gider artışlarını saymıyorum bile.

Bizlerin dışında yaşanan bu olağanüstü durumlar karşısında engel olmak zaten imkansız. Fakat kayıpların telafisi için mücadele etmek lazımdır. Özellikle son yıllarda İstanbul’da ki 5 şirketimiz ve Türkiye geneli sorunlarımızda da TÖHOB olarak büyük bir mücadelenin içine girdik.

Kaybetmek Kolay Kazanmaksa Zordur

Yaşanan bunca olumsuzluk bir anda giderlerimizi artırdı. Esnafın geçim sıkıntısı çekmesine, banka kredilerini ödeyememesine ve araç değişimlerini sağlayamamasına sebep oldu. Hatta bu durumlar personel kaybımıza dahi sebebiyet verdi. Şuanda kaliteli şoför bulmakta bile güçlük çekiyoruz.

Bizlerin elinde olmayan hatta birçoğu uluslar arası sebeplere dayanan bu gider artışları karşısında mücadele etmek gerçekten zor. Çünkü artık hat alım ve orel düzenlemeleriyle boğuşmuyoruz. Kalıcı ve etkin çözümler çabasındayız. Aslında bu dönemde alınan kazanımlar öyle büyük ki… Fakat bu kazanımlar kayıplarımızı telafi edememekte. Bu yüzden de belki büyüklüğü fark edilmiyor.

Mesela halk otobüs tarihinde bir milat sayılabilecek başarıya imza atıldı. Artık bir tanımımız var ve bu kazanım aslında birçok yeni imkanın kapısını aralayacak. Devletten tarihimiz de ilk defa sübvanse almaya başladık. 65 yaş yolcuları için alınan bu rakam cüzi de olsa aslında bir ilktir. Büyükşehir’den sübvanseler almaya başladık. Her geçen gün de bu rakamları yukarı doğru revize etme gayretindeyiz.

Hepsinden ötesi Cumhurbaşkanımızla yaptığımız Yenikapı iftarında KDV’yi %1,5’e indirme imkanı bulduk. Yıllarca %18 KDV öderken ve bu süreçte yaşadığımız sıkıntıları hepimiz biliyoruz. Hem bu sıkıntılarda kurtuluyor hem de KDV’yi makul düzeye indiriyoruz. Devamında da inşallah gelir vergisinde de benzer bir başarı sağlayacağız. Yeni yılda hem KDV hem de gelir vergisinde yüzümüz gülecek.

Şu mücadele sürecinde tek olumsuz durum açıklanan bilet zammının uygulamaya girmemesi oldu. Alınan zam kararı sonrası bir anda Büyükşehir Belediye Başkanı değişti. Maalesef bizim için zammın o günlere denk gelmesi çok kötü oldu. Başkanımızda geldiği ilk günden zam uygulamak istemedi. Uygulamaya koymama konusunda kendi açısından haklıdır. Ancak bizim için o fiyat düzenlemesi gerçekten gerekliydi. Hatta şuan ikinci zammı konuşuyor olmalıydık. Fakat bu olay dışında sektörümüz aslında her alanda önemli kazanımlar elde etti. Ancak unutmamak gerek kazanmak kolay değil. Uzunca bir mücadele gerekiyor. Biz de bu mücadeleyi gösteriyoruz.

Birlikte Başaracağız

İstanbul’da 5 halk otobüsü şirketi, esnaf odamız ve Türkiye’yi temsilen TÖHOB’umuz var. Bu zamana kadar ki mücadele de hep birlikte çalıştık. Önümüzde zorlu bir süreç daha var. Özellikle yerel seçimler öncesi kısa vadede esnafın kazancını artırıcı başarılar sağlamalıyız. Bu; ya seçime kadar sübvanse, ya bilet zammı veya tarifeler de ki diğer kalem ödemelerinde artışlar ile yapılmalıdır. Şuanda da hep birlikte bunu mücadelesine başladık. Bu mücadeleyi sekteye uğratacak her türlü adımdan kaçınılmalıdır.

Öyle şanslıyız ki tüm şirketlerimizin seçimleri bitti ve yönetimler esnaflarının takdirleri ile görevlerine layık görüldüler. Böyle bir süreçte iç çekişmeler, küslükler ile sürece zarar vermemeliyiz. Amacımız esnafın menfaati ise bu gayeye sadık kalarak hep birden çalışmalıyız. Bu konuda şuan tüm şirket yönetimlerinden aynı özveriyi görüyor olmak beni daha ümitvar ediyor. Esnafımızın verdiği destekle bu süreci daha başarılı yaşayacağız.

Ayrıca İETT’de de görev değişimleri oldu. Genel Müdürümüz Dr. Ahmet Bağış ve Genel Müdür Yardımcılığı görevlerine layık görülen Hasan Özçelik, Abdullah Kazdal ve Hayri Haberdar’ın destekleri bizler için gerçekten önemli. Genel Müdürümüz ile yaptığımız tüm görüşmelerde esnafın sorunlarına özel bir ihtimam gösterdiğini görmekteyiz. Tabi ki sorunlar dünden bugüne hemen çözülemez. Fakat süreç içerisinde kendilerinin de destekleri ile sorunlarımıza çözümler kazanılacaktır.

Yeni hükümetimize ve ülkemizin ilk Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önümüzde ki süreçte başarılarının artarak devam etmesini diliyorum. Kabineye seçilen tüm Bakanlarımızı tebrik ederim. Önümüzde ki süreçte tüm sorunlarımızın bertaraf olmasını, vatanımızın hak ettiği noktaya ulaşmasını temenni ederim. Hükümetimizin de desteği ile yeni süreçte bizler de daha güçlü olarak İstanbul halkına daha yaraşır bir şekilde hizmet etmeyi arzuluyoruz.

Ümitliyiz ümidimizin boşa çıkmayacağına inanma gayreti ile…